Koyunların zatürreden ölmelerini önleyecek aşı geliştirildi. Küresel sürü sağlığını değiştiren buluş  İskoçya'dan. 

Aşı, dünya çapında koyun ve sığır sağlığına en önemli katkılardan biri olarak kabul ediliyor.

KUZULARDA ZATÜRRE AŞISI VAR MI?

pnömoni hastalığı nedir?

pnömoni hastalığı  tedavisi

pnömoni hastalığı aşısı

Kuzu ve toklularda soluk alma güçlüğü, hızlı soluma, efor sonrası öksürük, durgunluk, ağırlık kaybı, yüksek ateş, iştahsızlık, yatar pozisyon, sürüden ayrı kalma gibi belirtilerle ortaya çıkan solunum yolu enfeksiyonları aynı zamanda ölümlere de yol açmaktadır. Dünya literatüründe ortalama ölüm oranının %8 civarında olduğu bildirilmektedir.

Kuzularda zatürre (pneumoni) ve pleuritis (pleura yangısı = göğüs zarı yangısı) birlikte görülebilir. Yetiştiriciler arasında genellikle ölen kuzuların akciğerlerinin kaburgasına yapıştığı bildirilir. Hastalık yeni doğan kuzularda, sütten kesilenlerde ve büyümekte olanlarda görülebilir.

Hastalığın hazırlayıcı sebebi her zaman strestir. Kuzuların yaşamlarındaki her türlü değişiklik stres faktörüdür.

 

Koyun pnömonileri, koyun yetiştiriciliği yapılan her yerde ve her yaştaki koyunda yaygın olarak görülebilen ve yetiştiriciler için ciddi ekonomik kayıplara neden olan multifaktöriyel bir hastalıktır. Pnömoni, akciğerlerin savunma sisteminin enfeksiyöz (viral, bakteriyel ve paraziter), çevresel faktörler ve stres gibi etkenler nedeniyle bozulması ile ortaya çıkan bir hastalık kompleksidir

Sütten kesme, kırkım, nakliye, kalabalık, sıkışık, havalandırmasız barınaklar, aşırı soğuk, aşırı sıcak, aşırı nem, aşırı rüzgâr, her türlü kötü hava koşulu, tozlu ortamlar, besleme yetersizlikleri stres faktörleri arasında sayılabilir. Ayrıca kuzulardaki aşırı parazit yükü, özellikle de akciğer kıl kurtları solunum yolu enfeksiyonları için hazırlayıcı sebeplerdir.

İskoç bilim adamları tarafından geliştirilen ve son 25 yılda çiftçiler için sürü sağlığını değiştiren bir aşı gündeme getiriliyor.

Hayvancılık aşılamasında en önemli küresel ilerlemelerden biri olan Mannheimia (Pasteurella) haemolytica aşısı, 2023 RHASS Başkanları Girişimi'nin bir parçası olarak ilgi odağı olacak.

Girişim , bu gelişmelerden yararlanan çiftçilerin örneklerini vurgulayacak olan Royal Highland Show'a giden yolda bir dizi vaka çalışması aracılığıyla bilimin rolü konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor .

Moredun Enstitüsünde Profesör Willie Donachie ve araştırma ekibi tarafından 1997 yılında geliştirilen aşı, başarısını, hayatta kalmak için bakterilerin demire erişebilmesi gerektiği şeklindeki yeni keşfe borçludur.

Bundan yola çıkarak kuzularda ve buzağılarda pnömoni oluşumunu önemli ölçüde azaltan yeni bir teknik geliştirdi.

Daha önce bir aşı olmasına rağmen, Pasteurella'nın 15 suşunun tamamına karşı etkili bir şekilde bağışıklık kazandırmıyordu. Dönüşüm, Profesör Donachie'nin hastalık patogenezi anlayışından geldi.

Temel olarak, aşı hücrelerinin koyun vücudundaki koşulları kopyalayan IRP'ler üretecek şekilde yetiştirilebilmesi durumunda, bunun canlı hayvanda koruyucu bir bağışıklık tepkisini tetikleyeceğini fark etti.

"Aşılar tedaviden çok önlemedir ve P.haemolytica'nın tüm suşlarını bir arada kapsayabilecek bir aşı bulmak önemliydi" dedi.

"Yeni keşifler yapmak için yeni teknolojileri kullanmak gerçekten heyecan verici bir zamandı ve aynı zamanda garipti çünkü oyunun kurallarını değiştiren bir şey üzerinde çalışıyorduk ama geliştirme devam ederken kimseyle konuşamıyorduk.

"Şanslıydık: doğru insanlar ve doğru zamandı ve Moredun'daki 37 yılı aşkın süredir yaptığım tüm araştırmalar ve çalışmalar gibi, çiftçilerle işbirliği içinde çalışmak için harika bir fırsattı."

Aşı patentlendi ve ticari olarak Hoechst Animal Health ile ortaklaşa geliştirildi ve patentin ana telif hakları enstitüde gelecekteki araştırma ve geliştirmeyi finanse etmeye ayrıldı.

Çekirdek araştırma ekibi ile o sırada Moredun'da çalışan tüm personel arasında da bir orantı paylaşıldı.

1997 yılında klostridial hastalıklara karşı da bağışıklık kazandıran multivalan bir aşının parçası olarak piyasaya sürülen aşı, dünya çapında koyun ve sığır sağlığına en önemli katkılardan biri olarak kabul edilmektedir.

Highland Pertshire'da 1100 damızlık koyun ve 160 Angus sığırı yetiştiren Hill çiftlik hayvanı çiftçisi Andrew Houstoun, aşının çiftçilik yapma şekli için hayati önem taşıdığını söyledi.

"Bu, sistemimiz için çok önemlidir, çünkü tepede ve bir dizi başka çiftliğin karşısında koyunlarımız var ve bunun gibi yoğun bir şekilde çiftçilik yapıyoruz, tüm koyunları her zaman yakından izleyemiyoruz ve kötüleşen sağlık belirtilerini gözden kaçırabiliyoruz. .

"Onsuz kaybolurduk - bizim için yönetimi daha kolay, tedavi maliyetlerini ve kayıpları azaltıyor ve üretkenliği artırıyor.

"Şu anda koyun yetiştiriciliğinde artan yem maliyetleri, işgücü eksikliği ve karlılık arasında pek çok zorluk var, ancak şanslı olduğumuz bir şey sağlık."

 

Koyun çiftçisi ve koyun sağlığı araştırmaları elçisi olan RHASS Başkanları Girişimi Onursal Başkanı Ian Duncan Millar, aşının "bilimde olağanüstü bir adım" olduğunu söyledi.

"[Bu], optimal tarım ve gıda üretimini desteklemek için sürekli bilimsel araştırma ve geliştirmenin öneminin bir kanıtıdır.

"Willie ve Pasteurella ekibi genellikle isimsiz kahramanlar, ancak küresel hayvancılığın yüksek sağlığına muazzam bir katkıda bulundular ve işbirlikçi bilim ve çiftçiliğin hem bir miras oluşturduğunu hem de geleceği nasıl tanımladığını örneklediler."

Profesör Donachie, 2016 yılında hayvan ve veterinerlik biyobilimlerine verdiği hizmetlerden dolayı OBE ile ödüllendirildi.

HAYVANCILIK HABERLERİ

Hayvancılık haberleri kapsamında Ayrıca dengeli beslenme yönünden insan sağlığı açısından önem taşımaktadır. Türkiye doğal kaynaklar ve ekolojik koşullar bakımından hayvancılığa oldukça elverişlidir.

Hayvancılık haberleri kapsamında buzağı desteği, süt hayvancılığı, sığırcılık, hayvancılık destekleri, mazot ve gübre desteği, çiğ süt desteği, tarımsal destekler, yem desteği, konuları da gündemde bulunmaktadır.

Hayvancılık haberleri kapsamında bir diğer konu da izlenen politikalar.. Ancak, izlenen yanlış politikalar hayvancılığın gelişimini engellemiş, sektörde gerileme yaşanmıştır. Bunun sonucu hayvan sayısı azalırken, ürün fiyatları artmış, insanlar daha az hayvansal ürün tüketir duruma gelmişlerdir.