Son dönemde duyduğumuz en güzel sloganlardan birisi.
Köy gezilerimde çokça rastladığım dost sohbetlerinin yanı sıra köylerin konumları da çok güzel anılar bırakabiliyor hafızamızda.
Yozgat, coğrafi bölge olarak hem Karadeniz hem de Bozkır bitki örtüsünü barındırmaktadır. Yozgat merkezde Türkiye'nin ilk milli parkı Çamlık’ın yemyeşil karaçamlarını görebilirken hemen 10-15 kilometre yanında Bozkır’ın kendisine özgü yapısıyla da iç içe gelebilirsiniz.
İşte tam da onlardan birisi olan Yozgat merkeze 15 kilometre ötede bulunan Beyvelioğlu köyü’dür.
Köyün hemen arkasında ‘İN’ dediğimiz doğal yapısıyla sizleri etkileler. Peki nedir bu yapılar. Anadoluda özellikle Haziran ve Eylül ayları arasında koyun ve keçiler sıcak havalarda buraya getirilerek dinlendirilir. Hayvanlar için çok güzel bir ortamdır. Hava ne kadar sıcak olursa olsun bu yerler serin kalmaktadır. Hayvanların süt sağımı da buralarda yapılmaktadır.
Çok eskilerden devam eden bu gelenek günümüzde de hala sürmektedir.
İzleyeceğiniz bu videoda dik yamaçları göreceksiniz. Ben yürürken oldukça zorlandım. Ama düşünün siz buralarda sütlerin sağıldığını ve süt dolu helkelerin köye götürülme anlarını. Eskilerden hayat gerçekten zormuş vesselam.
Empati kurarak o günleri yaşayacağınızı düşünüyorum.
Saygılarımla.